|
ÖDEMİŞTEN BİR KEBAPÇI HAFIZ GEÇTİ |
|
ÖDEMİŞTEN BİR KEBAPÇI HAFIZ GEÇTİ Ödemişin iz bırakmış kebapçılarından, Ödemişlilerin iyi tanıdığı kebapçı hafız olarak bilinen kebapçı ve değerli bir hafızdır. O adeta Ödemiş kebabının icatçısı ve babası sayılır. Ödemişte kebabı yağlı ve ayrı kebap olarak müşterilerine ilk sunan kişidir. Kebapçı hafızın Ödemiş kebabının lezzeti kebabı yiyenlerin damaklarında unutamadıkları bir iz bırakırdı. Kebapçı hafız yaptığı Ödemiş kebabını geniş, kalaylı sahan çanaklarda servis ederdi. Bu müthiş lezzet hem kendisini hem de Ödemişi adeta kebabı ile meşhur bir marka yapmıştı. Ödemiş kebabını yoğurtlu yapan ve sunan ilk sunan kişi kebapçı hafızdır. Rivayete göre kebapçı hafızın yoğurtlu kebabından yemiş olan o dönemin İzmir valisi Sn. Namık Kemal Şentürk İstanbul'a vali olunca; İstanbul’dan özel olarak Ödemişe yoğurtlu kebap yemeye geldiği söylenir. Kebapçı hafızın diğer özelliği de gür sesli çok iyi bir hafız olmasıydı. Müthiş sesiyle Ödemiş küçük camide okuduğu ezan dalga dalga Ödemişe yayılırdı. Ödemiş halkı mevlit okutacağı zaman mevlitti kebapçı hafızın okumasını çok isterlerdi. Israrlı ricalar üzerine bütün günün yorgunluğuna rağmen ricaları kıramaz mevlit okumayı kabul ederdi. Bu haber Ödemişte duyulur; hafızın genellikle Ödemiş küçük camide mevlit okuduğu zaman cami tamamen dolar, yer bulmak çok zor olurdu. Bu sebeple Ödemişliler akşam namazından sonra camiden ayrılmazlar, yassı namazını kıldıktan sonra da mevlit için yerlerini garanti ederlerdi. Caminin aşağısı, yukarısı, bahçesi ve dışarısı ağzına kadar dolar taşar, adeta insan seli olurdu. Hafız gür sesi ile camiyi inletir, gönülleri titretirdi. Mevlit gece 12’lere kadar sürer, mevlitten çıkanlar evlerine huşu içinde dönerlerdi.
|
|
|