20.04.2024
ANA SAYFA HAKKIMIZDA RESİM GALERİ LİNKLER İLETİŞİM ÜYELER
 
     
 
 

Konular
   Tarihçe
   Efeler
   Ödemiş Mahalleri ve Muhtarları
   Turistik Yerler
   Ödemiş Yemekleri
   Ekonomi
   Ödemişli Sporcular
   Siyaset-Politika
   Etkinliklerimiz
   Ödemişli Akademisyenler
   Ödemişli Siyasetçiler
   Ödemişli Sanatçılar
   Ödemişli Askerler
   Ödemişli Diplomatlar
   Ödemişli Gazeteciler
   Ödemişli İş İnsanları
   Kaybettiklerimiz vefat eden Ödemişliler
   Ödemiş Ürünleri
   Ödemişli Hukukçular
   ÖDEMİŞLİ KİŞİLER VE ANILARI
   ÖDEMİŞLİ ZANATKARLAR
   ÖDEMİŞLİ GAZILERİMİZ
   ÖDEMİŞLİ ŞEHİTLERİMİZ
   ödemişli egitimciler
   ÖDEMİŞTE KAYMAKAMLIK YAPANLAR
   Ödemişli TV Program yapımcıları
   Arşiv

Üye Girişi
E-Mail :

Şifre :

Şifremi Unuttum Yeni Üye

Hesabım


Yazarlar

Reklamlar


gavur iman efe
HABERİ PAYLAŞ : Google'da Paylaş



""Gavur İmam" denilen Zeybek Ali Molla Denizli ve Muğla çevresinde zeybeklik yapar. Buldan'ın bir köyündendir. Yoksul köylünün uğradığı zulüm ve soygun sebebiyle dağa çıkmak zorunda kalmıştır.
Dağa çıkmadan önce Ali Efe bir köyde imamlık ve hocalık yapıyordu. Köyde bir de fakir ve dul bir kadıncağız vardı. Kocası ve büyük oğlu Rumeli'de çete takibatında şehit düşmüşlerdi. Kadının küçük oğlundan başka kimsesş yoktu. Bu kadına köy halkı yiyecek ve giyecek verirlerdi. Kadının yegane umudu küçük oğlunu büyütüp kendisine bakmasında idi.
Köye bir sene evvel sarayın sefih arzularını tatmin için gelen tahsildarla zaptiye neferi bu kadının vergi yüzünden yatağını, yorganını satmışlardı. Kadın bir çul üzerinde yatıyor, bir toprak tencerede aş kaynatıyor ve bir toprak çanakta oğluyla beraber karnını doyuruyordu.
Aynı köye ertesi sene de bir tahsildarla bir zaptiye neferi geldi. Kadın o gün toprak tencersinde bulgur kaynatıyordu. Para istediler, "Yok!" dedi. Tahsildar kızdı. Zaptiyeye emir verdi. Zaptiyede ocakta kaynayan toprak tencereyi yere dökerek tencereyi aldı. Kadın da, biçare oğlu da iki gözleri iki çeşme ağlıyorlardı.
Ali Molla bu manzara karşısında tahammül edemedi. Tahsildara dönerek sordu;
-Bu kadının borcu ne kadardır?
-On sekiz kuruş...
Köy hocası onsekiz kuruş çıkarıp saydı ve makbuzunu istedi. Tahsildar o devrin sarayı gibi mürteşi hırsızın biriydi. Makbuzu sekiz kuruşluk yazıp hocaya uzattı. Ali Molla makbuzu tetkik ederek sordu,
-Efendi ben sana on sekiz kuruş verdşm. Halbuki makbuz sekiz kuruşluktur.
Tahsildar kızarmadı bile, makbuzu aldı,
-Ha...Yanlışlık olmuş, elifini koymamışız, dedi.
Sekiz rakamının arkasına bir "bir" rakamı ilave etti.
Tahsildarın bu hareketi üzerine büsbütün sinir ve hırs kesilen köy imamı kadının çocuğunu bir tarafa çekerek diyor ki;
-Sen göz kulak ol. Tahsildarla zaptiyenin hangi yoldan gideceklerini gel, bana haber ver.
İmam kalkıp evine gidiyor. Orada cübbesini, sarığını çıkararak zeybek elbisesi giyiyor. Tahsildarla zaptiye de işlerini bitirerek köyün arka yolundan şoseye doğru yola düzülüyorlar. Çocuk koşarak Ali Molla'ya haber veriyor. Ali Molla kestirme bir patikadan şoseye iniyor ve tahsildarla zaptiyeyi bekliyor. Vaziyetten bihaber ilerleyen zaptiye ve tahsildar Ali Molla'nın pususuna düşüyorlar. Ali Molla ikisini de öldürerek kellelerini göğüslerine bırakıyor ve fırlayarak dağa çıkıyor...
Artık "Gavur İmam" diye ünlenen Ali Molla, karşısında zalimlerin titrediği, dağlara hükmeden ünlü bir zeybek olmuştur.
" kAYNAK:.zeybekoloji



    Diğer Haberler
  • M.COŞAN TALU GENEL CERRAHİ UZMANİ
  • AÇILIŞ
  • 19 MAYIS ATATÜRK'Ü ANMA, GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI
  • OLCAY SEÇİLİR
  • GENÇ MÜZİSYENİMİZ EKREM BOYLU'YU TEBRİK EDERİZ
  • İstanbuldaki Ödemişli efeler Kulübü

  • ANA SAYFA HAKKIMIZDA RESİM GALERİ LİNKLER İLETİŞİM ÜYELER

    © 2014 Bu site İstanbul’daki Ödemişli Efeler Kulübüne aittir.
    Designed by Telmar