|
|
|
| Hüseyin Uşaklı |
|
--------------------HALLAÇLIK-----------------------
Ödemiş’in son hallaçlarından olan Hüseyin Uşaklı, artık çırak yetişmediğini belirterek, kendisinden sonra bu mesleği sürdürecek kimsenin bulunmadığını söyledi.
14 yaşından beri hallaçlık yaptığını ve babadan mesleği halen sürdüğünü kaydeden 66 yaşındaki Hüseyin Uşaklı, teknolojinin gelişmesiyle birlikte pamuk yatakların artık kullanılmadığını, bu nedenle işlerinin yıllar geçtikçe azaldığını ifade etti.
TEKNOLOJİYE YENİK DÜŞTÜ
Yıllarca pamuk yatakları kabartarak geçimini sağlayan hallaç Hüseyin Uşaklı, zahmetli bir meslek olan hallaçlığı sürdürecek çırakların yetişmediğini ifade ederek, “Halen evlerde pamuk yatak kullanılsa da işler eskisi gibi değil. Yaylı yataklar ile kauçuk köpüğünden veya plastik maddelerden yapılmış yataklar yün veya pamuk yatağın yerini aldı” dedi.
Uşaklı yaptığı açıklamada, “Eskiden pamuk yataklar zamanla basık hale gelir sertleşirdi. Evlerde yer yatağı tercih edildiğinden belirli zaman aralıklarında hallaçlara büyük iş düşerdi. Yatağın pamuklarını çıkartır temizler, kabartırdık. Yatak yüzünü de yeniler adeta her seferinde yeni bir yatak üretirdik. Sadece yatak değil yastık da yapardık. Pamuklu her şey bizim elimizden geçerdi. Zaman içinde elyaf yastıklar, sünger yaylı yataklar çoğaldıkça bizim işlerimiz azaldı. Bana göre pamuk yatak hepsinden konforlu ve rahat. Özellikle kışın pamuk yatak sıcacık olur.
“ESKİDEN YEMEK YEMEYE VAKTİMİZ OLMAZDI”
Ben bu mesleği babamdan devraldım. 51 yıldır bu işi yapıyorum. Eskiden dükkanımız peynir pazarının içindeydi. Ödemiş’te 70’li yıllarda benim hatırladığım üç tane hallaç vardı. Eskiden o kadar çok çalışırdık ki yemek yemeye vakit bulamazdık.
İnsanlar yaz mevsimi başında bahçelerine göç ederlerken yataklarını getirirler pamukları attırırlardı. Yaz girişlerinde çok çalışırdık. Çeyizler de hallaçlar için çok önemliydi. Çeyiz hazırlarken en az bir düzine yastık yapardık. Hallaçlar sabaha karşı çalışırdı” dedi.
“ÇIRAK YETİŞMİYOR”
Uşaklı şöyle devam etti: “Ben babamın yanından 85’te ayrılıp ayrı bir dükkan açtım. Şu an faaliyet gösterdiğim dükkan zamanında Rumların işlettiği bir sinema imiş. Tarihi bir özelliği de var. Rutubet almaması nedeniyle bizim işler için çok uygun. Benim ardımdan bu işi sürdürecek bir çırağım yok. Çırak yetişmiyor. Yorgancılık, hallaçlık, keçecilik, kalaycılık gibi meslekler kolaylıklar çoğaldıkça yok olup gidiyor. Bu geleneksel mesleklerin mutlaka sergilenmesi lazım. Bizim mesleğimizin en büyük zorluğu pamuk atılırken oluşan toz. Pek çok ustamız bu tozdan dolayı akciğer rahatsızlıkları yaşayarak ebediyete göç ettiler. Eskiden makine de yoktu, elimizde yayla bu işi yapardık. Benden sonra bu mesleğin Ödemiş’te yok olup gidecek olması üzücü.”http://www.milliyet.com.tr/odemis-in-yarim-asirlik-hallaci-dertli-izmir-yerelhaber-1
|
|
|
